30 Aralık 2007 Pazar

Çipura

Tadı nefis olan bu balığı katkısız, yani ızgara veya fırında yenmesi tercih edilmelidir. Isparaz ve lidaki bu türün küçük çeşitleridir.Sparidae familyasına ait, antik çağdan beri sevilerek tüketilen bir Akdeniz balığı. Akdeniz ve Ege denizinde yaygındır ama Marmara denizinde seyrek rastlanır.Egenin meşhur yerli balığı olan ve küçük sürüler halinde gezen çipura son yıllarda çiftliklerde de üretilmeye başlanmıştır. Çipura elips biçiminde yassı vücudu, beyaz karnı, koyu gri sırtı ve pembemsi yanakları ile tanınır. Atlas okyanusu, kuzeybatı karadeniz, ege ve akdenizde bulunur. Bir zamanlar marmara denizinde de yakalanan ve alyanak adı ile tanınınan bu balığın malesef nesli tükenmiş durumdadır. Genelde 20 ile 35 cm arasındadır. Ancak 6-7 kg ' ya varanlarına da rastlanmıştır. Her mevsimde zevkle yenebilen bu balığın ızgarası, buğlaması, çorbası, fırnını çok güzel olur. Izgara için ideal büyüklük 250 ila 350 gramdır. Daha büyüklerinin fırında pişirilmesi tercih edilmelidir. Buğlama ve çorba için her boyu kullanılabilir. Boyları ortalama 25–35 cm. ağırlıkları 0,5–3 kg'yi bulur. 60 cm. ve 6 kg. olanlarıda seyrek olarak görülebilir. Kuvvetli çenesiyle küçük kabukluları, balıkları ve diğer hayvanları kolayca yiyen etçil bir balıktır. Yaz aylarında sığlarda, kış aylarında da 30–40 m. derinliklerde yaşar. İki yaşın üzerindekiler daha da derinlere iner. Üreme zamanları Ekim – Aralık aylarında olur ve 100–150 000 yumurta dökerler. Eti az kılçıklı, sert, beyaz ve çok lezzetlidir. Ayrıca üretim kültürüne uygunluğu nedeniyle ekonomik değeri çok yüksektir. Çipura balığı günümüzde Türkiye'de, Yunanistan'da, İsrail'de ve İspanya'da başarılı olarak üretilir.

Hiç yorum yok: